Baş Boyun Bölgesindeki Şişliğin Nedeni Kanser Olabilir
Bireylerde baş boyun bölgesindeki şişliklerin pek çok nedeni olabilir.
Çünkü baş boyun bölgesinde dişler, dil, sinüsler, bademcikler, yutak, gırtlak, tükürük bezleri, tiroid bezi, gırtlak, yemek borusu gibi pek çok organ vardır ve bunlar pozisyonun prestijiyle birbiriyle yakından ilişkilidir. Ayrıca baş boyun bölgesinde şişliklere neden olan faktörler hastanın yaş grubuna göre değişebilmekte; Çocuklarda ve genç erişkinlerde en sık görülen enflamatuar ve doğumsal nedenler (doğuştan kistler gibi) ön plana çıkarken, erişkinlerde ve yaşlılarda tümöral oluşumlar daha sık görülebilmektedir.
Tiroid kanseri, iyottan fakir beslenme nedeniyle oluşur. Aynı zamanda baş boyun bölgesinin radyasyona maruz kalması, sigara kullanımı ve genetik yatkınlık da tiroid kanseri riskini artırmaktadır.
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Suna Çokmert ‘ele gelen nodüller ve tiroid kanseri’ hakkında konuştu.
Genellikle boyun bölgesinde görülen bu şişliklerin en sık sebebi enfeksiyonlardır. Bakteriyel, viral ya da mantar enfeksiyonları doğrudan boyun bölgesine yerleşerek şişliğe neden olabileceği gibi sinüs, diş, ağız ya da bademcik gibi baş ve boğaz bölgesine yerleşerek dolaylı olarak boyun lenf bezlerinin şişmesine ve hastalık yapmasına neden olabilir. .
Hayata Odaklanın, Kansere Değil
Genellikle ağrılıdırlar, hızlı büyürler ve birden fazla olabilirler. Mevcut veya geçmiş enfeksiyona bağlı lenf bezi şişliği, hastalığın antibiyotiklerle tedavisi ile 2-6 hafta içinde gerileyecektir. Tedaviye rağmen büyüyen veya enfeksiyon olmaksızın oluşan şişliklerde, hızla büyüyen ve sayısı giderek artan kitlelerde, sert ve ağrılı kızarıklık veya morarma olan şişliklerde doktora başvurmak gerekir.
Baş boyun bölgesindeki lenf bezleri kötü huylu bir tümörün bu bölgeye yayılması nedeniyle büyümüşse veya kitlenin kendisi bu bölgedeki dokuların kötü huylu hastalıklarına bağlı ise kitle çoğu zaman sert ve yapışık olabilir. Lenfoma adı verilen lenf nodu kanserlerinde lastik kıvamındadır ve gece terlemesi, kilo kaybı gibi şikayetler eşlik edebilir. Bazen diğer organlarla ilgili tümöral durumlarda (akciğer kanseri, mide kanseri, pankreas kanseri, yumurtalık kanseri gibi) tümörün lenfatik zincir boyunca yayılması ile boyun bölgesinde şişlikler olabilir. Bu durumda ses kısıklığı, tükürükte kan, yutma güçlüğü, kilo kaybı, iştahsızlık gibi şikayetler eşlik edebilir.
Tiroid bezine bağlı enfeksiyon ve tümöral durumlar da uzun süreli şişliklere neden olabilir. Halk arasında guatr bezi olarak da bilinen tiroid bezi, boyun alt bölgesindeki şişliklerin en sık nedenlerinden biridir. Tiroid dokusunda nodül büyümesi olabileceği gibi tiroid dokusunun genel boyutunda da olabilir. Tiroid şişliklerinin diğerlerinden farkı yutkunma ile hareketli olmalarıdır. Tiroid nodülleri genellikle yeterince iyi huylu olmakla birlikte %5-10 oranında kötü huylu olma ihtimalleri vardır. Tiroidit adı verilen tiroid bezinin iltihabi hastalıkları da boyunda ağrılı şişliklere neden olur. tiroid kanseri; Tiroid bezindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu gelişen ve tedavi başarısı yüksek bir kanser türüdür. Uzun bir kitle veya tiroid nodülü olarak kendini gösterir. Tiroid kanseri iyottan fakir beslenme nedeniyle görülür. Aynı zamanda baş boyun bölgesinin radyasyona maruz kalması, sigara kullanımı ve genetik yatkınlık da tiroid kanseri riskini artırmaktadır.
Tanıda ne yapılmalı?
Hastadan ayrıntılı bir hikaye, hekime şişliğin kaynağına birçok kez rehberlik edecektir. Bu alanda detaylı kulak-burun-boğaz muayenesinin yanı sıra endoskopik muayene ve radyolojik tetkikler de gerekebilir. Tiroid patolojilerinde tiroid fonksiyon testleri, kan sayımı, ultrason ve tiroid sintigrafisi yapılmalıdır. Bunlar yapıldıktan sonra manuel veya radyolojik olarak yer tespiti yapılabilen kitleden modül alınarak tedavi süreci başlatılabilir veya ideal olarak kitlenin tamamı çıkarılıp patoloji bölümü tarafından incelendikten sonra var olan patolojiye isim verilir. .
Tedavi seçenekleri nelerdir?
Tedavi genellikle kitlenin nereden kaynaklandığına göre belirlenir. Enfeksiyonlara bağlı lenf bezi büyümesi varsa 2 haftalık antibiyotik kullanımından sonra ağrının kendisi azalır, lenf bezi boyutları küçülmeye başlar ve tamamen kaybolması 2-3 haftayı bulabilir. Sık enfeksiyon geçirenlerde ve çocukluk çağında şişmiş lenf bezinin boyutunun küçülmesi uzun zaman alabilir. Tüberküloz gibi dirençli enfeksiyonlara bağlı lenf bezi büyümelerinin tedavisi daha uzun süreli ve spesifik tedaviler gerektirir. Söz konusu kitle doğuştan kistik bir kitle ise tedavisi genellikle kitlenin cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Yapılan tetkikler sonucunda lenf bezi büyümesinin baş boyun bölgesinde yer alan kötü huylu bir tümörden kaynaklandığı belirlenirse bu bölgenin ve diğer lenf bezlerinin çıkarılmasını içeren cerrahi bir tedavi gerekebilir. uzunluğunda. Ayrıca hastanın radyoterapi-kemoterapi alması gerekebilir. Yine lenf bezlerinin büyümesi lenf bezlerini tutan sistemik bir hastalığa bağlı ise hasta tedavi için onkoloji kliniklerine sevk edilebilir.
Tiroid kanserlerinde en etkili tedavi yöntemi cerrahidir; Tüm tiroid bezi cerrahi olarak çıkarılır. Tiroid bezi çevresindeki lenf bezlerinde kanser yayılımı varsa lenf diseksiyonu dediğimiz ameliyatla çıkarılmaları gerekir. Ameliyattan sonra büyük bir tümör, tiroid dışı yayılım veya lenf bezlerine yayılma varsa halk arasında atom tedavisi olarak bilinen radyoaktif iyot tedavisi de uygulanmalıdır. (BSHA-Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)